CLICK HERE FOR THOUSANDS OF FREE BLOGGER TEMPLATES »

Cuma, Temmuz 14, 2006

Diyetin yeni gözdesi: Müsliler

Tahıl, kurutulmuş meyve ve yemişlerle hazırlanan müsliler, değişen beslenme alışkanlıkları içinde özellikle diyet yapanların ve kahvaltıya vakit ayıramayanların tercihi oluyor. Uzmanlar, Müslilerin sütle karıştırılarak tüketilmesi gerektiğini söyledi.

Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cahide Yağmur, B grubu vitaminler, kalsiyum ve demir içeren müslilerin, sütle karıştırılarak tüketilmesi gerektiğini söyledi.

Prof. Dr. Yağmur, bir kase süt içine bir yemek kaşığı ölçüsünde karıştırılacak müslinin, yulaf, kepek gibi tahılları içermesi ve posalı yapısı nedeniyle özellikle boşaltım sistemine bağlı sağlık sorunlarının çözümünde katkısı ve kolesterol düşürücü özelliği olduğunu söyledi.

Müslinin tokluk hissi vermesi nedeniyle özellikle diyet yapanların tercihi olduğunu belirten Prof. Dr. Yağmur, “Sabahları kahvaltıya vakit ayıramayanlar, çok kısa sürede hazırlanan bu besini tüketebilir ve güne aç başlamamış olurlar” dedi.

Çocuklarda ise tür hazır gıdalar yerine, kahvaltılıkların tercih edilmesi gerektiğinin altını çizen Yağmur, “Gelişme çağındaki çocuklar, mutlaka protein ve vitamin alabilecekleri peynir, yumurta gibi kahvaltılık ürünlerle beslenmelidir” diye konuştu.

13 DK.DİYETİ

İngiliz beslenme uzmanı Norah Lane’in ‘13 Dakika’ diyeti, aç kalmadan kilo vermek isteyenlerin gözdesi olacağa benziyor. Diyetin püf noktası, ana öğünler dışında, her 13 dakikada bir küçük şeyler atıştırarak metabolizmanın canlı tutulması.
Böylece metabolizma, hiç durmadan sindirme faaliyetine devam ediyor ve yağ yakıyor. Bu diyetle bir ayda 2 kiloya kadar zayıflanabileceğini söyleyen Norah Lane, ‘Yağ yakmak için metabolizmayı hızlandırmak gerekir. Devamlı bir şeyler yendiğinde metabolizma bunları sindirmek için daha hızlı çalışacak ve yağ yakacaktır. Ancak ana öğünler dışında yediklerimizin kalorili şeyler olmaması gerekiyor. Örneğin pişmemiş sebze, bir kaşık yağsız peynir olabilir’ diyor.

KİLOLARI ATMANIN 30 YOLU

Diyet yapmadan kilo vermenin 30 yolu

Ev işleri yapın: Süpürmek, ütü yapmak, bulaşık yıkamak gibi..

Özel yiyecekler yemeden, spor salonuna gitmeden ya da çok büyük çabalar sarf etmeden kilo vermek mümkün mü? Amerika'da çıkan, Diana Ironz imzasını taşıyan "Kolay güzellik sırları" adlı kitaba göre bu mümkün. İşte kilo vermenin basit fakat etkili 30 yolu:

1- Yemekten önce su içmeyi alışkanlık haline getirin: Bu size doygunluk hissi verir ve daha fazla yemek yemeğinizi engeller.

2- Porsiyonlarınızı yavaş yavaş küçültün.

3- Kendinize çok sevdiğiniz bir kıyafet alın ve onun içine girmeyi hedefleyin.

4- Japonya'daki Kyoto Üniversitesi tarafından yapılan araştırmaya göre yemeklerde kullanılan zencefil, arnavutbiberi ve biber yağların yüzde 25 daha hızlı yakılmasını sağlıyor.

5- Düzenli uyuyun. Amerika'daki Chicago Üniversitesi tarafından yapılan araştırmaya göre düzenli uyku uyuyan kadınların metabolizması yüzde 40 daha hızlı çalışıyor.

6- Alışverişe mümkün olduğunca yürüyerek gidin.

7- İçki içmeyi bırakın.

8- Karanlıkta oturmayın. Çünkü bilimadamlarına göre karanlık ortamlar insanları daha çok yemek yemeye teşvik ediyor.

9- Kahvaltıyı atlamayın. Böylelikle öğlen daha az acıkmış olursunuz.

10- Canınız tatlı istediğinizde daha az kalorili olanları tercih edin.

11- Mutsuz olduğunuz zaman sevdiğiniz bir şarkıyı dinleyin. Bu sizin yemeye yönelmenizi engeller.

12- Oturacak bir yer bulana kadar yemek yemeyin.

13- Yeşil çay iç

Cuma, Temmuz 07, 2006

TAŞ DEVRİ DİYETİ

Taş devri diyeti

Bundan binlerce yıl önce çetin yaşam şartları yüzünden insanoğlunun sahip olduğu beslenme alışkanlıklarını, bugün dünyada sürdüren 84 kabile varmış.

Uzmanlara göre bu kabilelerin bireyleri bizlerden çok daha inceymiş. Göz ve dişleri mükemmelmiş... Hatta kanser, kalp hastalığı, depresyon, şizofreni, yüksek tansiyon ve felç nedir bilmiyorlarmış... Uzmanlara göre ise işin sırrı binlerce yıl öncesinin mağara adamı diyetinde saklı.

İnsanoğlunun en büyük derdi uzun yaşam. Ama sağlıklı ve kaliteli bir uzun yaşam tabii ki. Bunun sırrının yediklerimizde, soluduğumuz havada ve içtiğimiz suda yattığını hepimiz biliyoruz. Ama bazı bilim adamları, yağlardan uzak durmaktan, bol sebze yemekten çok farklı öneriler getiriyorlar bize. Tuhaf gelebilir ama "taş devri" olarak bildiğimiz dönemin insanlarının yediklerini bize yedirmeye çalışıyorlar. Nedeni ise basit.. Tüm toplumlarda aşağı yukarı aynı oranda var olan kanser, şişmanlık, kalp ve damar hastalıkları ve şizofreni gibi rahatsızlıkların, bu şekilde beslenmeye devam eden yerli kabilelerde görülmediğini fark etmişler. Neden bu hastalıklar onlarda yok? Yedikleri bir şeyden mi, yoksa yemediklerinden mi? Merak etmemek elde değil, ne de olsa söz konusu uzun ve sağlıklı yaşam...

Önerimiz, burada size ana hatlarını anlatacağımız Mağara Adamı diyetini bir okumanız.. Vejetaryenler karşı çıkacaklardır ama zaten bu konuda iki uç taraf tartışmalarını sürdürmekte. Seçim sizin.

Beğenin, uygulayın ya da öğrenmiş olmakla kalın ve uygulamayın. Bu diyete Paleolitik Çağ diyeti, Taş Devri Diyeti gibi isimler de verilmiş ama hepsi aynı aslında. Şunu belirtelim ki, bu beslenme biçimi sadece kilo vermek amaçlı ortaya atılmış bir rejim değil. Geçerliliğini ve sonuçlarını araştırmak için ciddi bilim kuruluşları ve üniversiteler araştırmalar yürütmüşler ve günümüzde zararlı olduğuna inandığımız et ve içerdiği yağların bize

Taş devri diyetinin kuralları

Yeterince merak ettiniz herhalde, nasıl ben de böyle sağlıklı ve ince olabilirim diye? İşte Paleolitik (Taş Devri) diyetinin ana hatları

* İnsanların genetik yapısı bazı gıdalara hazır ama bazılarını yemek üzere programlanmamış. Örneğin; inek sütü. Buzağılar için ideal ama insan için yeterli yağ (Omega yağları) içermiyor ve beyin gelişimi için yetersiz.

* Kimyasal olan her şey, koruyucu ve raf ömrü uzatıcı maddeler, renk vermek için kullanılan gıda boyaları kesinlikle taş devrinin beslenme programında yok.

* Kafein ise tarihin çok daha ileri çağlarında keşfedilmiş, yine uzak durulacaklar listesinde.

Asla yenmeyecekler

* Tuz ve şeker insanların beslenmesine sonradan eklenen ürünler
* Fasulye cinsleri (kuru, taze hiçbir türü).
* Patates.
* Buğday, arpa, mısır gibi tahıl ürünleri (un ve undan yapılabilen makarna, ekmek gibi tüm ürünler dahil). Toksinleri pişirme yolu ile yok ettiğimiz gerçek ama maalesef hepsini değil. Bir miktar kalarak vücudumuzda birikmeye neden olmaktaymış. Ayrıca yukarıdaki gıdaları yemeyi başaran insanoğlu bir anda aldığı kalori miktarını ikiye katlayarak şişmanlık sorununun yolunu açmış. Karbonhidrat ve glisemik indeksleri çok yüksek. Hem kilomuzun ideal olması hem de toksin almamak için uzak durulması şart gıdalar bunlar.
* Süt ve süt ürünleri.

Yenilecekler

* Et, tavuk ve balık.
* Yumurta.
* Meyve.
* Sebze (özellikle yer altından çıkan kereviz, havuç gibileri faydalıymış ama patates değil tabii ki).
* Çerez çeşitleri (cashew ve yer fıstığı hariç). Badem, ceviz öneriliyor.
* Çilek, böğürtlen ve dut çeşitleri.

Özellikle fazla yenilmesi önerilen ürünler

* Kök sebzeleri (havuç, şalgam, yabani havuç, yer elması).
* Sakatat (özellikle ciğer ve böbrek).

Pek çok kişi bunları yemekten pek hoşlanmayabilir ama eğer seviyorsanız, bu diyete göre son derece faydalı ürünler arasında yer alıyorlar. Bu diyeti uygulamak için yavaş bir geçiş dönemi öneriliyor çünkü birden vücudunuza giren vitamin oranı dramatik bir şekilde yükselecek ama toksinler de aynı oranda düşecekler. Yaşantımızda bol karbonhidrat almaya alışık olduğumuzdan sadece kahvaltıda kaldırmakla işe başlamamız tavsiye ediliyor. Karbonhidratları tamamen ve aniden kesmek kendimizi iyi hissetmememize neden olabilirmiş diye de uyarılıyoruz. Uzmanlar ilk 3 gün, sabah kahvaltısını değiştirmekle yetinmemizi öneriyor. Nedenleri ise; hem bu öğünün diyete en ters düşen alışkanlıklarımızdan meydana gelmesi, hem de genelde evde kahvaltı edildiğinden en kolay değişiklik yapılabilecek öğün olması.

Bu diyette yağlar en hassas konu. Omega 3 alımımızı artırmamız ama Omega 6 alımımızı azaltmamız gerekirken, modern diyetler ile tersini yapar olmuşuz. Bu yüzden kapsamlı bir şekilde bu diyeti uyguladığımızda, vücudumuzun ihtiyacı olan oran ve kalitede gerekli yağları almamız sağlanıyor. Ve unutmayın; et doğal şekilde ot ile beslenen hayvandan gelmeli. Hormon dolu yemle beslemişse diyetin hiç bir anlamı kalmıyor. Taş devri insanı sağlığını yediklerine, hareketli yaşam tarzına ve çevresinin tertemiz olmasına borçluydu ama duymadık demeyin. Son diyet çılgınlığı bu. Anlaşılan o ki, moda olmakla kalmamış çünkü çok sayıda araştırma bu fikri destekliyor. Ne kadar uygulanabilir bilemem ama "yaparım" derseniz, denemeye değer.

Kaynak : Cosmopolitan

EV KADINLARI İÇİN DİYET REÇETESİ

Herşeyi yiyerek hem kilo verip, hem de sağlık kazanabilirsiniz. Bunu yanı sıra günde en az 8 bardak su içmeyi ihmal etmeyin. Ağzınıza attığınız her lokmayı uzun uzun çiğnemeye de özen gösterin.

Günlük 1600 kalori içeren bu diyeti uygularken çikolata, dondurma ve bisküvi ya da tart gibi keyif veren gıdalardan ödün vermiyorsunuz ancak miktara dikkat etmeniz şartıyla. Ayda 1 ile 3 kilo kadar verebilirsiniz. Eğer daha fazla kilo vermek istiyorsanız günlük ekmek miktarını iki dilime indirip, tatlı ve çikolata yerine yoğurt ve meyve yemelisiniz.

Pazartesi
Kahvaltı
1 bardak (250 gr) light süt, 2 dilim kızarmış ekmek

Ara
1 muz

Öğle
30 gr haşlanmış tavuk göğüs eti, 30 gr beyaz peynir, 1 domates, 2 siyah zeytin, 3 dal maydanoz, 1 çay kaşığı zeytinyağı ile hazırlanmış 60 gr makarna; 300 gr limonlu karışık meyve salatası.

İkindi
1 dilim kavun

Akşam
1 domates, 30 gr ton balığı konservesi ve 60 gr pirinçle hazırlanmış pilav; 1 domates ilaveli150 gr roka salatası, 2 dilim kepekli ekmek.

Gece
125 gr meyve ilaveli light yoğurt

Salı
Kahvaltı
1 çay kaşığı bal ve 30 gr yulaf ezmesi ilaveli 1 bardak light süt

Ara
125 gr meyve ilaveli yoğurt

Öğle
3 domates ve 1 çay kaşığı zeytinyağı ile haşlanmış 300 gr taze fasulye, 1 katı yumurta, 2 dilim ekmek

İkindi
2 şeftali

Akşam
2 domates, 3 dal dereotu ilaveli 60 gr makarna, 1 çay kaşığı zeytinyağı ilaveli 200 gr ızgara sebze
Gece
120 gr dondurma

Çarşamba
Sabah
1 bardak (250 gr) light süt, 1 çay kaşığı bal, 2 dilim kızarmış ekmek

Ara
3-4 kayısı

Öğle
120 gr ızgara et, 3 haşlanmış patates

İkindi
1 elma

Akşam
100 gr soya fasulyesi, 60 gr havuç, 80 gr kabak, soğan ve nohut ilaveli karışık baklagil haşlama, 2 dilim kepekli ekmek

Gece
50 gr sade çikolata

Perşembe
Sabah
Elma, havuç ve salatalık karışımı 1 bardak meyve suyu; 1 fincan çay veya kahve

Ara
70 gr meyveli tart

Öğle
3 domates, 3 dal dereotu, 1 çay kaşığı zeytinyağı ve 60 gr pirinç ilaveli pilav, limon suyu ilaveli roka salatası, 1 dilim ekmek

İkindi
1 muz

Akşam
150 gr ızgara balık, 1 çay kaşığı zeytinyağı ilaveli haşlanmış 2 patates, 1 dilim kepekli ekmek

Gece
125 gr meyve ilaveli yoğurt

Cuma
Sabah
1 çay kaşığı reçel, 2 dilim kızarmış ekmek, 1 bardak taze meyve suyu (elma, portakal veya havuç suyu olabilir)
Ara
1 kase meyve ilaveli light yoğurt

Öğle
50 gr haşlama et ve 4 dal maydanoz ilaveli 60 gr makarna, limonlu 200 gr yeşil salata

İkindi
2 şeftali

Akşam
100 gr beyaz peynir; 3 domates, 2 soğan, 1 çay kaşığı zeytinyağı ve limon suyu ile hazırlanmış salata; 2 dilim kepekli ekmek

Gece
50 gr sade çikolata

Cumartesi
Sabah
1 bardak light süt, 3-4 diyet bisküvi

Ara
Elma, erik ve armut karışımı meyve suyu

Öğle
1 kabak, 1 domates ve 25 gr tavuk eti ilaveli 60 gr makarna, 1 çay kaşığı zeytinyağı ilaveli 200 gr ızgara sebze, 2 dilim ekmek

İkindi
3 kayısı

Akşam
120 gr ızgara balık, 1 çay kaşığı zeytinyağı ilaveli haşlanmış 2 patates

Gece
125 gr meyve ilaveli yoğurt

Pazar
Sabah
Müsli ilaveli 125 gr süzme yoğurt, 1 su bardağı (250 gr) taze meyve suyu

Ara
1 muz

Öğle
120 gr ızgara et; 1 domates, 1 çay kaşığı zeytinyağı ve 130 gr roka ilaveli salata

İkindi
2 top meyveli dondurma
Akşam
1 küçük sade pizza

Gece
2-3 incir

DİYETİSYENİNİZİN SİZDEN SAKLADIĞI GERÇEKLER...

Araştırmalar, özellikle kilo kaybetmeyi amaçlayan kişilerin daha fazla yağ içeren yiyeceklerle beslenmesi gerektiğini gösteriyor.

Düşük yağlı besinler yeme modası ileri gitti. Buna göre hareket eden rejimcilerin ise kafalarının karışması ve ayrıca ihanete uğramış gibi hissetmeleri normal: "Yağsız şeyler yiyorum neden kilo veremiyorum?", "Yediğim yağı gram gram ölçüyorum ama hala şişmanım!", "Yağsız ürüler sağlıklı değil mi?"

Birşeyi açıklığa kavuşturalım. Çoğu insan kilo almaz çünkü çok fazla yağ tüketirler. İstatistiklere göre 30 yıl öncesine göre çok daha az yağ yememize rağmen yetişkilerin yüzde 50'sinden fazlası aşırı kilolu...

Neyi yanlış yapıyoruz? Peki diyetisyenlerin söylemedikleri nedir?...

1) Kalori fazlasına dikkat edin
Yağ konusuna odaklanmak ters tepmiş gibi görünüyor. Şimdilerde kalori konusunu bir kenara attık. 30 yıl öncesine oranla günde 250 kalori daha fazla alınmasına rağmen Amerikalılar diyet için yılda 30 milyar dolar harcıyor. Bu insanlar yağsız olarak bilinen ürünlerden istedikleri kadar yiyebilecekleri yanılgısına düştü. Yüksek yağlı yiyecekler, az kalorili sebze ve meyvelerle ikame edileceğine, çoğunlukla işlenmiş, ekstra şeker ve rafine nişastayla doldurulmuş ve besin değeri çok az olan bu 'fat free' besinlerle eksik giderilmeye çalışıldı.

Paranız cebinizde kalsın... Yağsız hafif yiyecekler hiçbir zaman iyi bir beslenme alışkanlığının oluşmasına yardımcı olmaz.

Peki ne yapmalı:

2) Daha fazla yağ tüketin
Yüzde 20'den daha az yağ içeren diet programları sizi aç ve tatmin olmamış bir duruma sokarak daha sonra aşırı yemek yemenize neden olur. Eğer kendinizi bütün gün kereviz sapı yemeye zorlarsanız akşam saatlerinde kendinizi bir teneke dondurmayı bitirmiş halde bulabilirsiniz. Ve bunu yapan herkes farketmiştir ki yağ içermeyen çiplerden koca bir paket dahi yeseniz kendinizi doymuş hissetmezsiniz.

Yağ doyma hissinizi artırır ve böylece daha az yersiniz. (Ve daha az kalori alırsınız) Yağ ayrıca daha uzun süre acıkmamanızı sağlar. Kısacası doğru kullanıldığında 'yağ', kilo kaybetmeniz için çok iyi bir yardımcı olabilir.

Yüzlerci araştırma gösterdi ki konu kilo kaybetmeye gelince esas olan kalorilerdir. Penn State Üniversitesi'nde yapılan çalışmada yüzde 35 ve yüzde 20 yağ içeren bir diet uygulayan kişilerin aldıkları kalori miktarı aynı olduğu sürece aynı miktarda kilo verdiği görüldü. Demek ki reçetemiz şu: Kalorileri kıs, egzersizi artır, kilo ver...

3) Yağsız besinlerin sağlığa zararları
Kilo kaybetme kaygıları bir yana yağ tüketimindeki şiddetli kısıntılar lipoprotein oranını azaltarak ve kandaki triglycerid miktarını yükselterek kalp krizi riskini artırabilir.

Ayrıca eğer günlük yağ alma oranını yüzde 2'nin altına çekerseniz -İnanın ki bu sık gerçekleşir- vücut kendi enzimleriyle yağ üretmeye başlar. Bu vücuttaki yağ depolarını genişletir ve şişmanlamaktan daha sağlıksız bir durum ortaya çıkabilir.

Ayrıca yağ tüketimindeki azalma, meyve ve sebzelerde bulunan hastalık savaşçısı kimyasal elementlerin de emilmesini engellemiş olur. Bu yüzden yapabileceğiniz en sağlıksız şey salatanın üzerine yağ dökmemektir. Çünkü salata yedikten üç dört saat içinde yağ almazsanız havucun faydalarının üzerine sifonu çekerek kanalizasyona gönderirsiniz.

4) Yağ takviyesi yapılmalı
Eskiden bütün yağların kötü olduğu düşünülürdü. Yeni yapılan araştırmalar ise bütün yağların eşit yaratılmadığını ortaya koyuyor. Margarinlerde ve kırmızı ette bulunan doymuş yağlar kan kolestrolünü yükselterek kalp krizi riskini artırırken yemeniz gereken yağlar da bulunuyor. 'İyi yağ'ların iki temel tipi var:
Zeytin yağında, zeytinde, fıstıkta ve avokado gibi besinlerde bulunan doymamış yağlar(Monounsaturated fats). Araştırmalara göre doymamış yağlar, hem genel kolestrol seviyesini düşürüyor, hem de kalp krizi riskini azaltıyor.
Som balığı, hamsi, sardunya, havyar, ton balığı, yeşil yapraklı sebze gibi besinlerde bulunan Omega-3 yağları. Bu tür yağlar kalp krizi ve inme riskini çok azaltıyor. Büyük ölçüde balıkla beslenen bir kültürün temsilcisi Eskimolar'da bu rahatsızlıklara neredeyse hiç rastlanmıyor.

5) 'İyi yağ' yemenin 7 yolu

Pepperoni'yi bir kenara bırakın (4 birim doymuş yağ) ve pizzanızı ançuezli (1.2 br omega-3 yağı) olarak isteyin.
Kaşar peyniri ve krakerleri unutun (6 br ve 1.2 br doymuş yağ) havyarla kutlama yapın(1 br omega-3 yağı)
Sığır filetosu yerine (6.4 br doymuş yağ) som balığını deneyin (1.2 br omega-3 yağı)
Peynir rendelemeyin (4.2 br doymuş yağ) ve salatanızı ceviz ile süsleyin (1 br omega-3 yağı) ya da zeytin yağı dökün
Hindili bir sandviç atıştırmayın, ton balığını tercih edin.
Margarin yemektense (7.1 br doymuş yağ) ekmeğinizi zeytin yağına batırın (10.3 doymamış yağ)